Yerel seçim yarışına İzmir’de Hamza Dağ ile katılan AKP’nin seçim stratejisi tartışma konusu olmaya devam ediyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olan Dağ’ın partisinin logosunu ve ismini kullanmadan yaptığı çalışmalarda söylemleri de dikkat çekici. Muhalefetin iktidara yönelik eleştirilerini İzmir’de mevcut yerel idareye karşı yapan Dağ, çevre dostu ve özgürlükleri kapsayıcı politikalar üreteceğini belirtiyor.
“HER KESİMİ KAPAN ADAY OLARAK BU SÜRECİ YÖNETİYOR”
Hamza Dağ’ın izlediği seçim stratejisini değerlendiren siyaset bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun, AKP adayı Dağ’ın stratejisinin kent merkezlerine yönelik olduğunu belirtti. Tosun, İzmirli seçmenin oy verme alışkanlığında ideolojik etkenin ön plana çıktığını aktararak şöyle dedi:
“Hamza Dağ’ın tırnak içerisinde her kesimi kapan bir aday statüsüne bürünmüş durumda. Her kesimi kapan aday olarak bu süreci yönetiyor. Partisinin amblemini bu süreçte kullanmamak da bununla ilgili. Çünkü ne kadar parti kimliği öne çıkarsa özellikle merkez ilçelerdeki seçmenlerden oy alma ihtimali daha düşük. AKP’nin ulusal politikalarına fazla değinmeden hatta yer yer o politikalarla aykırı düşen birtakım söylemleri de geliştiriyor. Bunun nedeni kent merkezlerinde seçmen kapmak aradaki makası kapmakla ilgili.”
AKP’li adayın uyguladığı seçim politikasıyla İzmirlilerin oyunu almasının düşük olduğunu vurgulayan Tosun şunları söyledi: “İzmirli seçmeni uyguladığı bu politikayla ikna etmesi kolay değil. İzmir seçmeninin oy verme davranışını analiz ederken özellikle geçmiş seçimlerdeki parti değiştirme eğilimlerine bakıyoruz. İzmir’de 2018’e göre 2023 seçimlerinde 10 bin seçmen parti değiştirmiş. Parti değiştiren seçmenlerden özellikle sağ blokun kendi içerisinde daha baskın olduğunu görüyoruz. Örneğin AKP’den MHP’ye gitmiş. Özellikle merkez mahallelerde seçmenin yoğunlaştığı pragmatik oy verme davranışı çok baskın değil. Daha çok ideolojik tercihlerle parti tercihinde bulunuyorlar.”